/ /

Dedi!

23 Ağustos 2013

Su Karakuş

Tüm gün endişeliydim. Yine yaramazlık yaptı, yine bahçe demirlerinin arasından geçip, yine dışarı kaçtı ama yine yeniden, her zaman olduğu gibi dönmedi.
Bir arkadaşı aradım, “gördün mü?” dedim.
-Gördüm ana caddede bir köpeğe araba çarptı, duramadım ama muhtemelen o Marcos’du dedi!
-Biri kenara taşıyordu, rot gezdiren adamdı dedi.
Olayı gördüğünü söyleyen iki kişi Marcos’u tarif etti. İçlerinden yaşlı olanı:
-Ben köpeği çok beğenmiştim, yakaladım, bağlayacaktım ip bulamadım sonra da caddede araba çarptı dedi.
Rot gezdiren adam:
-Ben değildim görmedim, görsem gömerdim dedi.
Hayvan sevgisiyle dopdolu yumuşacık kalpli bir abla
-Ağlama gel içeri sana bir kahve yapayım biraz dinlen dedi.
Köpeklerin bakıcısı:
-Ağla abla açılırsın dedi.
Füsun:
-Bu acı ancak ağlamakla bitecek dedi.
Ablanın naif kızı akşam aradı:
-Her zamanki gibi kahve içtik, fal kapattık Marcos yaşıyor onu aramalısın dedi.
Belediye:
-Biz almadık ihbar yok dedi.
Barınak 1:
-Öyle bir ihbar gelmedi dedi.
Barınak 2:
-Zaten buraya gelmez dedi.
Veterinerler:
-Yaralı, ölü öyle bir vaka gelmedi dedi.
Yumuşacık kalpli hayvan sevgisi dolu ablanın, hayvanlara kendisini adamış kızı yeniden aradı:
-Yeniden fal baktık köpek yaşıyor başka köpeği olan birinin yanında dedi.
Temizlik işçisi:
-Ölü köpeği ben aldım kesinlikle fotoğrafını gösterdiğin köpek değil, o siyahtı hiç beyazı yoktu dedi.
Umutlar o anda yeşerdi.
Bir arkadaş aradı:
-Ben de gördüm dün ölen köpek Marcos değildi daha iriydi dedi.
Olayı gördüğünü söyleyenlerden genç olanı:
-Kesinlikle bu köpek fotograftaki dedi.
Yaşlıca kadın:
-Fotoğraftaki köpek değil, beyazlıklar yoktu dedi. Size bir fal bakayım dedi. Baktı o köpek gelecek ama sabırlı olmalısınız dedi. Ben ortamdan ayrılırken oradakilere “ ölen onun köpekti” dedi.
Bekçilerden biri:
-O’nu dün sabah gördüm buralardaydı dedi.
Aramalar ve dediler devam etti. Kafalar karıştı.
En sonunda Füsun hanım:
-Dolunayın etkisi azalsın, geçsin o gelir dedi.
İçimdeki ses sustu!
4 Aylıkken erkek safkan kopay cinsi Marcos’u, Shamballa eğitimleri sırasında Ustad Marcos’la birlikte bulmuştuk. Adını koyduk, şansı bol olsun dedik ve 19 Ağustos sabahı 9.00 sıralarında evin yüksek duvarını tırmanıp demir parmaklıkların arasından geçip sokağa kaçtı. Bunu sık sık yapardı. Sürekli zincirlemek yanlısı olmadım. O her zaman yakın çevrenin dışına çıkmadan dolaşıp gelirdi. Sokağın sevgilisiydi. Öldü veya çalındı ya da bulunup alındı. Hala diyeceği olan, gören varsa dinlemeye hazırım. Shamballa, reiki, altın üçgen veya dualarıyla onun gelmesine katkıda bulunmak isteyen varsa minnettar kalırım.


Yorumlar(0)